Kıbrıslı besteci ve prodüktör İnal Bilsel’in yeni konsept albümü “Paradise Lost” Sony Music etiketiyle yayımlandı!
Philip K. Dick tarzı bir distopik hikayeyi kendine konu alan “Paradise Lost” albümü space rock, ambient ve downtempo gibi farklı türleri, etkileyici sinematik öğelerle harmanlayarak dinleyicileri sıra dışı bir deneyime davet ediyor.
Gelecekteki kıyamet sonrası dünyaya tanıklık ettiğimiz “Paradise Lost” albümünde kurgulanan hayatta kalma mücadelesi, fırtınalı bir siyasi tarihe sahip eski bir Birleşmiş Milletler tampon bölgesi olan Kıbrıs’ta geçiyor. Hikayeye göre, felaketten sonra hayatta kalmayı başaranların kasvetli yaşamları, yapay duygular ve deneyimler sunan SimTapes adlı zihin değiştirici makineler tarafından dengeleniyor. Hayatta kalanlardan az sayıda insandan biri olan kahramanımız, tesadüfen yeni bir SimTape formuyla karşılaşıp, bu kasetin kökenini bulmak için arayışına başlıyor. SimTape kullanıcılarının gerçekliği simülasyondan ayırmak için uğraş verdiği hikaye, dolaylı olarak şu soruyu öne çıkarıyor: “Eğer çocukluğunuzu veya anılarınızı sanal bir platform aracılığıyla yeniden yaşayabilseydiniz, bu simülasyonu gerçeğe tercih eder miydiniz?”
Elektronik müzik, klasik çağdaş müzik, deneysel müzik ve film müziği bestecisi olan İnal Bilsel, sanatçı olarak görselleri ve kavramsallaştırılmış fikirleri bir araya getirmekle kalmayıp; çalışmalarıyla erişilebilir ve deneysel olan arasındaki çizgiyi bulanıklaştırarak algılara meydan okuyan bir tarza sahip. Çalışmaları Kıbrıs’taki birçok çağdaş sanat sergisinde sunulan ve önemli Kıbrıslı sinemacılar ile etkileyici projelere imza atan Bilsel’in ödüllü orkestral parçası “Nilay’s Dream”, İngiltere’de Londra Senfoni Orkestrası tarafından defalarca çalındı ve kaydedildi. Bilsel, halen müzik alanında doktorasını sürdürmektedir.
Bilsel’in yakın dostu/sosyolog Evren İnançoğlu “İnal’ın bizi davet ettiği yolculuk ‘doğa ana’, ‘ev’, ‘öze dönüş’ gibi kurguları gerçek olarak kabul etme değil de en kötüyle yüzleşmek anlamında insanlık olarak ekolojik bir felakete doğru gittiğimizin sinyallerini veren bir anlatı şeklinde okunmalıdır” yorumunu “Paradise Lost” albümü için dile getirirken, Mete Hatay’ın albümle ilgili kurduğu “İnal, kurguladığı şekliyle bence aberasyon denen zaman-mekan sıçramalarıyla, müziğin kendi içerisinde devamlı yersizyurtsuz bir kaşifin, zaman dışı (aşımı) arayışının veya yolculuğunun altını çizmeye çalışmaktadır” cümlesi Bilsel’in müzikal çizgisini özetlemektedir.
